Budapeşte-Viyana Bildirgesi (2010)
1- Biz, Bologna Sürecine katılan ülkelerdeki yükseköğretimden sorumlu
bakanlar, 1999 Bologna Bildirgesinde öngörüldüğü üzere, Avrupa
Yükseköğretim Alanı (AYA)'nın oluşturulması amacıyla, Budapeşte'de ve
Viyana'da, 11 ve 12 Mart 2010 tarihlerinde buluştuk.
2- Üzerinde mutabık olduğumuz ülke katılım şartları temelinde,
Kazakistan'ın AYA'ya katılımından memnuniyet duymaktayız.
3- 1999 Bologna Bildirgesi, kendi yeterliliklerinin adil ve sorunsuz bir
şekilde tanındığı bir hareketlilikten yararlanan öğrencilerin, kendilerine
en uygun eğitim kanallarını bulabildikleri; yükseköğretim kurumlarının
eğitime önem veren öğretim elemanlarıyla, bilgi toplumundaki muhtelif
misyonlarını gerçekleştirebildikleri, uluslararası düzeyde rekabet edebilir
ve cazip bir 2010 AYA vizyonu ile yola çıkmıştır.
4- 1999'dan beri, Avrupa Kültür Konvansiyonuna taraf olan 47 ülke, bu
bildirgeyi imzalayarak, söz konusu vizyonun gerektirdiği yükümlülüğün
altına girmiş ve bu amaca ulaşmak için de ciddi ilerlemeler kaydetmiş
durumdadır. Kamu otoriteleri, yükseköğretim kurumları, öğrencileri ve
öğretim üyeleri, işverenler, kalite güvence ajansları, uluslararası
organizasyonlar ve Avrupa kurumları arasında benzersiz bir ortaklık
dâhilinde, yükseköğretim sistemlerinin, dillerin ve kültürlerin
çeşitliliğine saygı, iş birliği ve güven üzerine kurulu bir Avrupa
Yükseköğretim Alanı inşa etmek için bir reformlar dizisine girişmiş
durumdayız.
5- Bologna Süreci ve bunun sonucunda oluşan AYA, yükseköğretimde emsalsiz
bir bölgesel ve sınır ötesi iş birliği örneği olarak, küresel anlamda
Avrupa Yükseköğretimini daha görünür kılmış ve Dünyanın diğer bölgelerinde
oldukça ciddi bir ilgi uyandırmıştır. Bu ilgiyi memnuniyetle karşılıyor ve
Dünya çapındaki ortaklarımızla iş birliği ve diyalog politikamızı
yoğunlaştırmayı arzuluyoruz.
6- Bağımsız değerlendirme ve paydaş raporlarını incelemiş bulunmaktayız.
Yükseköğretim kurumları, öğrenci ve öğretim üyelerinin gittikçe artan
oranlarda Bologna Sürecinin hedeflerini içselleştirdikleri tespitini
oldukça memnun edici bulmaktayız. Bologna Reformlarının uygulanmasında
önemli başarılar kaydedilmiş olmakla birlikte, raporlar göstermiştir ki,
derece ve müfredat reformu, kalite güvencesi, tanıma, hareketlilik ve
sosyal boyut gibi AYA faaliyet alanlarındaki uygulamalar farklılaşmaktadır.
Bazı ülkelerde yakın zamanda meydana gelen, aslında Bologna Süreciyle
doğrudan ilgili olmayan değerlendirme ve gelişmelere de kısmen dönük
protestolar bize göstermiştir ki, Bologna hedefleri ve reformları uygun bir
şekilde uygulanmamakta ve anlatılmamaktadır. Öğrenciler ve öğretim
üyelerinin içinden yükselen eleştirilere kulak verip itibar edeceğiz.
AYA'ya ulaşmak için Avrupa düzeyinde ve ulusal, özellikle de kurumsal
düzeyde, öğrenci ve öğretim üyelerini de dâhil ederek, ilave bazı
uyarlamalar ve çalışmaların gerekli olduğunu not ediyoruz.
7- Bakanlar olarak bizler, Leuven/Louvain-la-Neuve Bildirgesinde önümüzdeki
10 yıl için öngörülen takvime tam olarak ve amaçlarına uygun bir şekilde
bağlılığımızı taahhüt ediyoruz. Yükseköğretim kurumları, öğretim
elemanları, öğrencileri ve diğer paydaşlarıyla yakın bir iş birliği
halinde, herkes için kaliteli bir yükseköğretim sağlamak, yükseköğretim
mezunu istihdamını geliştirmek, yükseköğretim kurumlarında öğrenme ve
öğretmeyi geliştirmek, öğrenci ve öğretim üyelerinin daha mobil olması
yönündeki mevcut reformların, başarılı bir şekilde üstesinden gelinmesini
sağlamak için, çalışmalarımızı daha da yoğunlaştıracağız. Ulusal düzeyde,
tüm paydaşlar ve genel olarak da toplumun Bologna Sürecine ilişkin
iletişimi ve sürecin anlaşılması için çaba göstereceğiz.
8- Bakanlar olarak bizler, sosyal kaynaşma ve uyumu güçlendirmek ve
barışçıl demokratik toplumların teşvikinde yükseköğretim kurumlarının
oynadığı rolün altını çizmek ve AYA'nın prensipleri olarak yükseköğretim
kurumlarının hesap verebilirlilikleri ve özerklikleri gibi akademik
özgürlüğünü de teminat altına almayı vaat ediyoruz.
9- Kişisel gelişimleri kadar, demokratik vatandaşlar olarak yaşamları ve
kariyerlerini de ilerleten, yeterlilik, yetenek ve bilgi elde etme
fırsatını öğrenenlere sağlayan, AYA'yı bir gerçeğe dönüştürmede -kurumsal
liderler, öğretmenler, araştırmacılar, idari görevliler ve öğrenciler den
oluşan- akademi camiasının kritik rolünün öneminin farkındayız. Ayrıca
öğretim üyelerinin görevlerini yerine getirmeleri için daha teşvik edici ve
destekleyici bir akademik çevreye ihtiyaç duyulduğunun da bilincindeyiz.
AYA'nın daha da gelişmesi ve uygulanması kapsamında öğrenci ve öğretim
üyelerinin daha da etkili bir şekilde dâhil edilmesine yönelik çalışmalara
yoğunlaşacağız. Kurumsal ve ulusal düzey ile Avrupa düzeyinde karar verme
mekanizmalarına öğrenci ve öğretim üyelerinin katılımını tamamen
desteklemekteyiz.
10- Eğitimin her türünde, öğreneni güçlendirmenin bir yolu olarak öğrenci
merkezli öğrenmeyi teşvik etmek ve ilham verici bir öğrenme ve çalışma
ortamını oluşturmak için, süreçteki tüm aktörlere çağrıda bulunuyoruz. Bu,
aynı zamanda öğretmen ve araştırmacıların iş birliğini de zorunlu
kılmaktadır.
11- Bakanlar olarak bizler, tekrar teyit ederiz ki, yükseköğretim kamusal
bir sorumluluktur. Kendimizi, içinde bulunduğumuz ekonomik açıdan sıkıntılı
döneme rağmen, yükseköğretim kurumlarının kamu otoritelerince kurulan ve
denetlenen bir çerçeve dâhilinde gerekli kaynaklara ulaşmasının garantörü
olmaya adamış bulunuyoruz. Yükseköğretimin, bilginin gittikçe daha da itici
güç olduğu bir Dünya'da sosyal ve ekonomik kalkınmanın ve yenileşmenin asıl
lokomotifi olduğuna kani olmuş durumdayız. Bu nedenle, dikkatimizi
özellikle dezavantajlı ve yeterince temsil edilmeyen gruplara
yoğunlaştırarak, kaliteli bir eğitim için eşit şartları sağlamak amacıyla,
sosyal boyut kapsamındaki çalışmalarımızı arttıracağız.
12- Avrupa yükseköğretiminden sorumlu bakanlar olarak bizler, Bologna
İzleme Grubundan, tüm AYA'nın eylem hatlarında ve üzerinde anlaşılmış
olunan Bologna Prensiplerinin tam ve uygun bir şekilde uygulanmasının,
özellikle ulusal ve kurumsal düzeyde kolaylaştırılması için alınacak
tedbirleri, mevcut yöntemlerin yanı sıra çalışma ziyaretleri, eş-öğrenme ve
diğer bilgi paylaşımı aktiviteleri gibi ek çalışma yöntemleri de
geliştirerek, arz etmeye davet ediyoruz. Avrupa, AYA'yı sürekli güçlendirip
geliştirerek ve ilerleterek ve Avrupa Araştırma Alanından da sinerji
alarak, önümüzdeki on yılın engel ve zorluklarının üstesinden gelmeyi
başaracaktır.
13- Gelecek Bakanlar toplantımız, Leuven/Louvain-la-Neuve takvimini
yürütmek ve mevcut ilerlemeyi sürdürmek amacıyla 26-27 Nisan 2012'de
Romanya'nın ev sahipliğinde Bükreş’te gerçekleşecektir.