Prag Bildirgesi (2001)
Bologna Deklarasyonunun imzalanmasından iki yıl, Sorbonne Deklarasyonunun
imzalanmasından 3 yıl sonra, 32 Avrupa devletinin Yükseköğretimden sorumlu
Bakanları, kaydedilen ilerlemeleri gözden geçirmek ve sürecin ileriki
yıllardaki yönünü ve önceliklerini belirlemek amacıyla Prag'da bir araya
gelmişlerdir. Bakanlar 2010 yılı itibariyle Avrupa Yükseköğretim Alanı'nın
oluşturulması amacına bağlılıklarını yinelemişlerdir. Bu toplantı için Prag
şehrinin seçilmesi, Avrupa Birliği'nin genişlemesi sürecinde Avrupa'nın
tamamını bu sürece dahil etme isteğinin bir sembolüdür.
Bakanlar, İzleme Grubu tarafından hazırlanan "Bologna Sürecini İlerletmek"
başlıklı raporunu gözden geçirmiş, onaylamış ve Bologna Deklarasyonunda
ortaya konan hedeflerin geniş ölçüde benimsendiği ve hem üniversiteler ve
diğer yükseköğretim kurumları, hem de taraf devletlerin çoğu tarafından
yükseköğretimin gelişmesi için bir zemin olarak kullanıldığı sonucuna
varmışlardır. Bakanlar; Avrupa Yükseköğretim Alanı'nın demokratik
değerleri, kültürleri, dilleri ve yükseköğretim sistemlerindeki
farklılığının neden olduğu zenginlikten öğrencilerin, öğretim
elemanlarının, araştırmacıların ve idari personelin faydalanabilmesi için
hareketliliğin teşvik edilmesine yönelik çabaların devam etmesi gerektiğini
yinelemişlerdir.
Bakanlar, 29-30 Mart tarihlerinde Salamanca'da gerçekleşen Avrupa
Yükseköğretim Kurumları Konvansiyon sonuçları ile 24-25 Mart'ta Göteborg'da
yapılan Avrupa Öğrenciler Konvansiyonu tavsiyelerini değerlendirmişler
Avrupa Üniversiteler Birliği (EUA) ile Avrupa Öğrencileri Ulusal
Birlikleri'nin (ESIB) Bologna Süreci'ne aktif katılımı konusundaki
memnuniyetlerini dile getirmişlerdir. Ayrıca süreci ileriye götüren diğer
pek çok girişimi de takdirle karşılamışlardır. Avrupa Komisyonu'nun yapıcı
desteği de ayrıca vurgulanmıştır.
Bakanlar; derece yapısıyla ilgili olarak Deklarasyon'da tavsiye edilen
faaliyetlerin, ülkelerin çoğunluğunda yoğun bir biçimde ele alındığını
gözlemlemişlerdir. Özellikle de kalite güvencesi ile ilgili çalışmaların
ilerleme kaydetmesi takdirle karşılanmıştır. Bakanlar, ulus ötesi eğitimin
getirdiği zorlukların belirlenmesinde, iş birliğine ve eğitimde hayat boyu
öğrenmeye dayalı bir perspektife duyulan ihtiyacı vurgulamışlardır.
Bologna Sürecinin Altı Hedefini İzleyen Eylemler
Bakanlar; Bologna Deklarasyonu'nda da belirtildiği gibi, Avrupa'daki
yükseköğretim kurumlarını daha cazip hale getirmek ve bu kurumların rekabet
etme gücünü arttırmak için bir Avrupa Yükseköğretim Alanı oluşturulmasının
şart olduğunu vurgulamışlardır. Yükseköğretimin bir kamu yararı olarak ele
alınması gerektiği, sosyal bir sorumluluk olduğu ve öyle de kalacağı (yasal
düzenlemeler vs.) fikrini ve öğrencilerin yükseköğretim topluluğunun
ayrılmaz bir parçası olduğu inancını desteklemişlerdir. Bu açıdan Bakanlar,
sürecin geleceği hakkında aşağıdaki konularda görüşlerini bildirmişlerdir:
1-Kolay Anlaşılabilir ve Karşılaştırılabilir Bir Derece Sisteminin
Benimsenmesi
Bakanlar; üniversitelerin ve diğer yükseköğretim kurumlarının mevcut ulusal
yasal düzenlemeleri ile ders birimlerinin, derecelerinin ve diğer
kazanımlarının akademik ve mesleki açıdan tanınmasını kolaylaştırmaya
yönelik Avrupa araçlarından tam olarak yararlanmalarını teşvik etmektedir.
Böylece vatandaşlar kendi niteliklerini, yeterliliklerini ve vasıflarını
Avrupa Yükseköğretim Alanı içinde etkin olarak kullanabileceklerdir.
Bakanlar; kurumsal, ulusal ve Avrupa düzeyinde, kalifikasyonların
çeşitliliğini yansıtan basit, etkin ve adil bir tanınmayı teşvik etmesi
için ENIC ve NARIC gibi mevcut organizasyon ve ağlara çağrıda
bulunmuşlardır.
2-İki Aşamalı Derece Sisteminin Benimsenmesi
Bakanlar, yükseköğretimde lisans ve yüksek lisans olmak üzere iki temel
aşama üzerine yapılandırılmış bir derece sistemi üzerine tartışıldığını
dile getirmişlerdir. Bu yapı şimdiden bazı ülkelerde benimsenmiştir ve
birçok ülkede de büyük bir ilgiyle ele alınmaktadır. Birçok ülkede lisans
ve yüksek lisans derecelerinin veya kıyaslanabilir iki aşamalı derecelerin
hem üniversiteler hem de diğer yükseköğretim kurumlarınca verilebildiğinin
belirtilmesi önemlidir. Helsinki seminerinde lisans dereceleri üzerinde
mutabakata varıldığı gibi bireysel, akademik, ve iş piyasası ihtiyaçlarının
çeşitliliğine göre herhangi bir dereceyle sonuçlanan programların farklı
yönelimleri ve çeşitli profillerinin olabileceği, ve hatta olması gerektiği
vurgulanmıştır.
3-Kredi Sisteminin Kurulması
Bakanlar, daha esnek öğrenim ve kalifikasyon süreçleri için; kredi
transferine ve biriktirmeye imkan veren bir kredi sistemi (Avrupa Kredi
Transfer Sistemi -AKTS- veya AKTS'ye uyumlu bir sistem) tarafından
desteklenen ortak bir kalifikasyonlar çerçevesinin kabul edilmesi
gerekliliğini vurgulamışlardır. Karşılıklı olarak tanınan kalite güvencesi
sistemleriyle birlikte bu tür düzenlemeler; öğrencilerin Avrupa işgücü
piyasasına girişini kolaylaştıracak ve Avrupa yükseköğretiminin uyumunu ve
rekabet gücünü artırarak yükseköğretimi daha cazip hale getirecektir.
4-Hareketliliğin Desteklenmesi
Bakanlar; Bologna Deklarasyonu'nda belirtildiği gibi; öğrencilerin, öğretim
elemanlarının, araştırmacıların ve idari personelin hareketliliğinin
geliştirilmesinin son derece önemli olduğunu yinelemiştir. Bu nedenle;
öğrencilerin, öğretim elemanlarının, araştırmacıların ve idari personelin
serbest dolaşımını engelleyecek tüm unsurların ortadan kaldırılması yolunda
verdikleri sözü doğrulamışlar, ve hareketliliğin sosyal boyutuna dikkat
çekmişlerdir. Avrupa Topluluğu programları tarafından önerilen hareketlilik
imkanlarını ve bu alanda Nice'te 2000 yılında AB Konseyi tarafından
onaylanan Hareketlilik Eylem Planı'nın başlatılması- kaydedilen ilerlemenin
altını çizmişlerdir.
5-Kalite Güvencesinde Avrupa İşbirliği'nin Teşvik Edilmesi
Bakanlar, Avrupa'nın her tarafında, kalite standardının güvence altına
alınmasında ve kalifikasyonların karşılaştırabilirliğinin
kolaylaştırılmasında, kalite güvence sisteminin merkezi rolünün
bilincindedirler. Ayrıca, tanınma ve kalite güvencesi ağları arasında yakın
işbirliğini teşvik etmişlerdir. Ulusal kalite güvencesi sistemlerinin kabul
edilmesinde sıkı işbirliğinin ve karşılıklı güvenin gerekliliğinin önemini
vurgulamışlardır. En iyi uygulama örneklerini yaymak, değerlendirme ve
akreditasyon mekanizmalarının karşılıklı kabulü için çeşitli olasılıklar
tasarlamak konusunda üniversiteleri ve diğer yükseköğretim kurumlarını
teşvik etmişlerdir. Bakanlar; ortak referans çerçevesi kurma konusunda
işbirliği yapmak ve iyi uygulama örneklerini yaymak için Yükseköğretimde
Kalite Güvencesi Avrupa Ağı (ENQA) üyesi olmayan ülkeler ile ilgili
taraflarla işbirliği yapmak suretiyle üniversitelere, diğer yükseköğretim
kurumlarına, ulusal ajanslara ve ENQA'ya çağrıda bulunmuştur.
6-Yükseköğretimde Avrupa Boyutunun Desteklenmesi
Yükseköğretimde Avrupa boyutlarını güçlendirmek ve mezun istihdamını
artırmak amacıyla Bakanlar, her seviye için Avrupa içerikli, yönelimli ve
düzenlemeli modül, ders ve müfredatın gelişimi için yükseköğretim sektörüne
çağrıda bulunmuştur. Bu; değişik ülkelerdeki kurumlar tarafından ortaklıkta
önerilen belirli modüller, dersler, derece müfredatları ve tanınmış ortak
dereceleri kapsamaktadır.
Bakanlar ayrıca aşağıdaki hususları vurgulamışlardır:
Hayat Boyu Öğrenme
Hayat boyu öğrenme; Avrupa Yükseköğretim Alanı'nın temel parçasıdır.
Geleceğin, bilgi odaklı toplum ve ekonomi üzerine kurulu Avrupa'sında
rekabet edilebilirliğin ve yeni teknolojilerinin kullanımının beraberinde
getirdiği zorluklarla başa çıkmak; sosyal uyumu, eşit fırsatları ve yaşam
kalitesini arttırmak için hayat boyu öğrenme stratejileri önem arz
etmektedir.
Yükseköğretim Kurumları ve Öğrenciler
Bakanlar; bir Avrupa Yükseköğretim Alanı'nın kurulması ve
şekillendirilmesinde; üniversitelerin, diğer eğitim kurumlarının ve
öğrencilerin yeterli, aktif ve yapıcı ortaklar olarak katılımlarının
memnuniyetle karşılandığını ve buna ihtiyaç duyulduğunu vurgulamışlardır.
Kurumlar; uyumlu, verimli, henüz çeşitlendirilmiş ve uyarlanabilen bir
Avrupa Yükseköğretim Alanı'nın yaratılmasının önemini kanıtlamışlardır.
Ayrıca, Bakanlar, Yükseköğretim Alanı'nda güvenin, belirginliğin (ayırıcı
olma özelliğinin), hareketliliğin ve uyumun sağlanabilmesi için kalitenin
şart olduğuna işaret etmişlerdir. Bakanlar; istihdam ile akademik kaliteyi
birleştiren çalışma programlarının geliştirilmesi konusundaki katkıları
takdirle karşılamışlar ve yükseköğretim kurumlarına sürekli faal olmaları
konusunda çağrıda bulunmuşlardır.
Bakanlar; öğrencilerin derneklere, üniversitelerdeki eğitimin içeriğine ve
diğer yükseköğretim kurumlarına nüfuz etmeleri gerektiğini yinelemişlerdir.
Bakanlar ayrıca; öğrenciler tarafından da hatırlatılan, Bologna sürecinde
sosyal boyutun göz önünde tutulması gerekliliğinin de altını çizmişlerdir.
Avrupa Yükseköğretim Alanının Çekiciliğini Artırmak
Bakanlar; Avrupa'dan ve dünyanın diğer bölgelerinden gelen öğrenciler için
Avrupa Yükseköğretim Alanı'nın cazip hale getirilmesinin önemi üzerinde
hemfikirdirler. Avrupa Yükseköğretim derecelerinin dünya çapında
anlaşılabilirliği ve karşılaştırılabilirliği; kalifikasyonlar için ortak
bir çerçevenin geliştirilmesi, tutarlı bir kalite güvencesi, akreditasyon
mekanizmaları ve yoğunlaştırılmış bilgilendirme çabaları ile
artırılmalıdır.
Bakanlar; yükseköğretimin ve araştırmanın kalitesinin, Avrupa'nın
uluslararası çekicilik ve rekabet edilebilirliğinde önemli bir belirleyici
olduğunu ve olması gerektiğini özellikle vurgulamışlardır. Bakanlar;
değişik profillerde kurumlar ve programlarla beraber Avrupa Yükseköğretim
Alanı'nın çıkarına daha çok dikkat edilmesi gerektiği konusunda
anlaşmışlardır. Ulus ötesi eğitimin olası sonuç ve bakış açıları ile ilgili
Avrupa ülkeleri arasındaki iş birliğinin artırılması çağrısında
bulunmuşlardır.
Sürekli İzleme
Bakanlar; benzerlikler üzerine inşa etmek, kültürler, diller ve ulusal
sistemler arasındaki farklılıklardan faydalanmak; hükümetler arası
işbirliği yapmak; Avrupa üniversiteleri, diğer yükseköğretim kurumları ve
öğrenci organizasyonları ile birlikte Topluluk programları arasında devam
eden diyalogdan faydalanmak suretiyle, Bologna Deklarasyonu'nda ortaya
konan hedefler doğrultusunda işbirliğine devam edeceklerini taahhüt
etmişlerdir.
Avrupa Topluluğu programlarından Sokrates, Leonardo da Vinci ve Tempus
Cards'ın açık olduğu Hırvatistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Türkiye'nin
Bologna sürecine katılımları Bakanlar tarafından memnuniyetle
karşılanmaktadır.
Prag Bildirgesi için tıklayınız.